Önümüzdeki 10 yıl iklim değişikliğini engellemek için çok önemli olacak.

IPCC bu durumun önemini şu şekilde vurguladı: Küresel ekonomi dekarbonizasyon yolunda hızlı ve kararlı adımlar atmalı.

Küresel çaptaki etkileri azaltmak için karbon emisyonlarının 2030 yılına kadar %45 oranında düşürülmesi ve 2050 yılına kadar sıfırlanmış olması gerekli.

Kısıtlı zaman içerisinde sonuç alabilmek için dünyanın güçlü yöntemlere ve ivedilikle harekete geçmeye ihtiyacı var.

IPCC, Talanoa Diyaloğu ve Paris Kurallar Kitabı

Önümüzdeki hafta Katowice’de, müzakereciler Paris Anlaşması’nı çok daha güçlü bir doküman haline getirecek ve iklim değişikliğine karşı yapılmasını gerekenlerin belirleyecek bir kurallar kitabı (Rulebook) üzerinde çalışacaklar.

Polonya’da, 2020 yılı için koyulan hedeflere erişmek için daha güçlü adımlar atılması ve tüm dünya Paris Anlaşması’nda hedeflenmiş olan değerlere daha fazla yaklaşmalı.

Paris Kurallar Kitabı, harekete geçmek için gerekli prensipleri belirleyecek ve şeffaflık ilkesini gözeterek aksiyon için bir çerçeve oluşturacak.

Ülkelerin iklim planlarını nasıl oluşturması gerektiği, planların hangi sıklıklarla güncellenmesi gerektiği ve hangi verilere göre bu kararlara varılması gerektiğine dair detayların da belirtileceği tahmin ediliyor. Daha da önemlisi farklı hızlarda iklim hedeflerine ulaşmaya çalışan dünya ülkelerinin birbirini nasıl destekleyebileceği ve nasıl ortak hareket edebilecekleri konusunda ilerleme kaydedilebilecek. Bu süreçlerin tamamı aksiyon için bir zemin oluşturacak.

Kuralllar ve şeffaflık iş dünyası için vazgeçilmez

Bizler CDP olarak, şirketlerin, yatırımcıların, şehirlerin ve devletlerin insanlık ve gezegenimiz için sürdürülebilir ekonomiye geçiş adımları attıklarını gözlemliyoruz.

Kurallar ve şeffaflık piyasalar için vazgeçilmez.

Biliyoruz ki iş dünyası, hükümetler gerekli sinyalleri verdiğinde buna hızla karşılık verir ve harekette geçer.  Paris Anlaşması ile hükümetler esasında bu mesajı verdi. Şimdi kurallar kitabı ile çizilecek bir yol haritası ile daha hızlı ve isabetli sonuçlar almak mümkün olabilir.

CDP olarak şeffaflığın öneminin farkındayız.

18 yıldır, piyasaları yeniden şekillendirmek ve herkes için sürdürülebilir bir ekonomik düzen kurabilmek adına, şirketleri ve şehirleri çevresel risklerini açıklamaya davet ediyoruz.

Şeffaflığın aksiyon için hayati bir faktör olduğuna inanıyoruz: ve son 18 yıldır bunu ispatladık.

Şirketler düşük karbon emisyonunun sağladığı avantajların farkına vardıktan sonra gerekli adımları atmaya başladılar.

Kurallar kitabını oluşturmak: Politika yapıcılar iş dünyasından neler öğrenebilir?

Şeffaflık detaycılığa sebep olur. Tam da bu sebeple şeffaflık performansı ve verimliliği artırmak için güçlü bir araç sayılabilir.

Doğru soruları sürekli ve küresel kapsamda sormak, anlamlı ve karşılaştırabilir verilere ulaşmamıza olanak sağlar. Bu veriler şirketlere kendi performanslarını değerlendirme şansı da tanır.

Küresel rekabetin tüm şirketleri eşit olarak etkilemediğinin farkındayız. Bazı sektörler diğer sektörlerden daha fazlasını yapmalı. CDP sektör bazlı raporlama sistemine geçerek, bu sorunların üzerinden gelmek ve daha anlamlı verilere ulaşmak için hazır.

CDP’nin raporlama platformunda da gözlemlediğimiz gibi, Paris Anlaşması dünya hükümetlerine güçlü, global, sürekli ve doğru soruları soran bir çerçeve sağlıyor. Polonya’da beklenen mesajlar verildikten sonra, hükümetler bu çerçeveyi iş dünyasına çeşitli kurallar ve kısıtlamalar koyarak yansıtıyor olacak.