Ormansızlaşma problemini ortadan kaldırmadan iklim krizini çözmemiz olanaksız görünüyor. Çünkü küresel karbon salımını sıfıra indirsek dahi özel sektörün faaliyetlerinden kaynaklanan ormansızlaşma, küresel sıcaklık artışını tek başına 2100 yılı itibarıyla 2 dereceye taşımaya yetiyor.

Üstelik ormansızlaşmanın şu an küresel ölçekte bir örneğini yaşamakta olduğumuz salgın hastalıklara yol açtığı da bilimsel olarak kanıtlandı. En son geçtiğimiz hafta yayımlanan bir makalede[1], ormansızlaşmayla mücadele etmenin pandemileri önleme konusunda nasıl yardımcı olabileceği açıklandı.

CDP tarafından yayımlanan “Bankaların şeffaflığının artırılması: Ormansızlaşma konusunda riskli sektörler için sürdürülebilir kredilendirme”[2] başlıklı rapor da bu problemin çözümünde bankalara ne kadar büyük bir sorumluluk düştüğünü ortaya koyuyor.

Ormansızlaşmaya yatırım yapmak bankalar ve yatırımcılar için ciddi riskler taşıyor. Öte yandan, net sıfır karbona geçiş süreci bankalar için önemli fırsatlar oluşturuyor. Yenilenebilir enerji gibi gelişmekte olan sektörleri portföylerine katmak ve sürdürülebilir yatırımları desteklemek; bankaların değişime öncülük eden kurumlar olmalarını sağlayacak ve onlara büyük getiriler sunacaktır.

Tüm bu sebeplerle bankaların CDP raporlaması yaparak çevresel risk ve fırsatlarını ölçmesi kritik öneme sahiptir. CDP olarak her zaman söylediğimiz gibi ölçülmeyen veriler yönetilemez ve çevresel verilerinizi izleyebilmenizin en temel yolu çevresel raporlama yapmaktır.

Haberin tamamını okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

About the Author