TNFD 2025 Durum Raporu Yayımlandı
Doğa kaybı, iklim krizine paralel olarak hızla derinleşiyor ve artık yalnızca çevresel bir mesele olmaktan çıkıp ekonomik, finansal ve toplumsal bir gündem haline geliyor. Bu dönüşüm, şirketlerin ve finansal kurumların doğa ile ilişkilerini yeniden tanımlamalarını ve karar alma süreçlerinde doğayı stratejik bir unsur olarak ele almalarını gerektiriyor.
Doğa ile İlgili Finansal Beyanlar Görev Gücü (TNFD) tarafından yayımlanan “TNFD 2025 Durum Raporu”, doğa odaklı değerlendirme ve raporlama uygulamalarının mevcut durumunu ortaya koyarak bu dönüşümde önemli bir kilometre taşı niteliği taşıyor. Raporun hazırlanmasında CDP’nin kurumsal raporlama platformundan elde edilen 7.800’den fazla şirket verisi temel kaynaklardan biri olarak kullanıldı; bu katkı, piyasa uygulamalarına dair içgörülerin geliştirilmesinde belirleyici bir rol oynadı.

Neden Önemli?
Küresel ekonominin dayanıklılığı, doğanın sunduğu ekosistem hizmetlerine doğrudan bağlı. Ancak insanlık, dokuz gezegen sınırının yedisinde güvenli alanın dışına çıkmış durumda ve bu durum finansal sistem açısından da ciddi riskler doğuruyor.
Rapor, doğa kaybının artık yalnızca çevresel değil; ekonomik ve finansal bir konu haline geldiğini vurguluyor. Yatırımcılar, doğa kaybını portföy riski olarak tanımlamaya ve karar alma süreçlerine entegre etmeye başlıyor. CDP’nin su, orman ve diğer doğa temelli raporlama sistemleri, TNFD’nin önerileriyle yüksek düzeyde örtüşerek kurumların bu geçiş sürecini hızlandırmalarına katkı sağlıyor. Bu sayede birçok şirket, halihazırda CDP üzerinden yaptığı raporlamaları TNFD çerçevesiyle uyumlu hale getirerek doğa risklerini ve bağımlılıklarını daha kapsamlı bir şekilde değerlendirebiliyor.

Raporun Kapsamı
TNFD 2025 Durum Raporu, doğa odaklı değerlendirme ve raporlama uygulamalarına ilişkin küresel tabloyu detaylı biçimde ortaya koyuyor.
Şirketlerin ve finansal kuruluşların doğa ile ilgili bağımlılıklarını, risklerini ve fırsatlarını nasıl değerlendirdiklerine odaklanıyor.
TNFD’nin önerdiği 14 raporlama başlığı uyum düzeylerini ve metrik kullanımını inceliyor.
Yatırımcıların doğa verilerini karar alma süreçlerine nasıl dahil ettiklerini analiz ediyor.
Veri boşlukları, ölçüm yöntemleri ve standartlara uyum konusunda öne çıkan ihtiyaç alanlarını belirliyor.
CDP tarafından sağlanan kapsamlı kurumsal raporlama verileri, bu analizlerin temel dayanaklarından biri olarak kullanılarak küresel eğilimlerin net bir şekilde ortaya konmasına katkı sundu.

Temel Gözlemler ve Bulgular
TNFD 2025 Durum Raporu, doğa temelli raporlamaların kapsam ve derinliğinin hızla arttığını gösteriyor. 500’ün üzerinde kurum TNFD uyumlu rapor yayımlarken, şirketlerin yüzde 63’ü doğa risklerini finansal gelecekleri açısından iklim riskleri kadar veya daha önemli görüyor.
Raporlama büyük ölçüde su, atık ve orman göstergelerine dayanıyor; ancak TNFD’nin önerdiği 14 temel küresel gösterge bu alanı genişletiyor. CDP’nin yıllardır oluşturduğu veri altyapısı, bu göstergelerin ölçülmesi ve raporlanması için şirketlere hazır bir temel sunuyor. Böylece kurumlar, “bir kez yaz, birçok kez kullan” yaklaşımıyla CDP üzerinden yaptıkları raporlamaları TNFD çerçevesiyle uyumlu hale getirerek hem şeffaflığı artırıyor hem de yatırımcılara daha tutarlı veri sağlıyor.
Asya, Avrupa ve Latin Amerika bölgelerinde raporlama konusunda dikkat çekici bir ivme gözlenirken, TNFD çerçevesi finansal kurumlar, yatırımcılar ve düzenleyici otoriteler arasında hızla ortak bir standart haline geliyor.

Sonuç
TNFD 2025 Durum Raporu, doğa kaybının artık yalnızca çevresel bir mesele değil; risk yönetimi, yatırım stratejileri ve uzun vadeli finansal dayanıklılık açısından temel bir gündem maddesi haline geldiğini açıkça ortaya koyuyor.
CDP’nin yıllara dayanan veri toplama deneyimi ve küresel raporlama altyapısı, TNFD’nin önerilerinin yaygınlaşmasında kilit bir rol oynuyor. Doğa, artık şirketlerin ve finansal kuruluşların stratejik karar alma süreçlerinin merkezinde yer alıyor.